23 Aralık Pazar günü Bostancı Gösteri Merkezinde büyük bir
buluşma gerçekleşti.
Uzun süreli bir
emeğin ürünü olan bu buluşma gerçekten büyüktü. Çünkü sanatımızın çeşitli
alanlarından, seçkin ve çok sayıda bir topluluk, yaklaşık beş bin kişilik bir izleyici
kitlesiyle buluşmuştu.
Her sanatçının
kendi sanat alanına ilişkin sunumlarından ve konuşmalardan oluşan ücretsiz
gösteride, Sanatçılar da Sanatçılar
Girişimin çağrısıyla, ortak bir toplumsal eyleme katılmanın özverisi ve
coşkusuyla yer aldılar.
“Diktaya,
korkuya, adaletsizliğe, sanat ve sanatçı düşmanlığına karşı” büyük buluşma,
Kadıköy ve Maltepe Belediyelerinin büyük katkılarıyla, Beşiktaş ve Adalar
Belediyesinin destek ve katkılarıyla gerçekleşti. Bu belediyelerimizin
başkanlarına, ilgili birimlerine teşekkür borçluyuz.
Büyük Buluşmada
ayrım gözetmeksizin soldaki siyasal partilerimiz ve İstanbul Barosu
en üst düzeyde onur
konuklarımızdı. Diyebiliriz ki toplumsal muhalefet tam kadro olarak orada,
sanatçıların yanındaydı. Köşe yazısının
sağladığı olanakla, Ortak girişimimiz adına,
bütün katılımcılara içten teşekkürlerimizi sunuyorum.
***
Bütünüyle bir özveri
ürünü olan Büyük Buluşmada yaşanan kimi aksaklıklar, olmaması gereken bazı
olaylar, beklenilebileceği gibi, “medyatik medya”ya malzeme oluşturdu. Bir takım
çevrelerin de düşmanca saldırılarına olanak sağladı.. Gerçi bu türden saptırma
ve saldırılar bunlarsız da olacaktı, fakat yine de fırsat vermemek gerekirdi...
***
Programın en yakın
izleyicilerinden ve başlıca sorumlularından biri olarak tanıklık ve
gözlemlerimi özetliyorum:
Ahmet Kaya
şarkısının yuhalandığı iddiası, büyük ve
seçkin izleyici kitlesine ağır bir hakaret ve iftiradır. Böyle bir şeye en önce
ben tepki gösterirdim. Ahmet Kaya’yı kardeş yakınlığında tanır ve severim. Bir şiirimi de bestelemiş olan, seçkin, özgün ve zulme uğramış bir sanatçımızdır. Bu iddiada
bulunan, ya da belki onun ağzından böyle bir yalanın söylendiği sanatçı arkadaşımız,
o gün karşısındaki kitlenin coşkusunu anlayamadı.
Sahneye çıkar çıkmaz izleyiciyle kendisi arasında bir
gerginlik yarattı. Sonrasında da,
“o toplantıya katılmamalıydım, hata ettim” diyerek, iktidar
yardakçılarının Sanatçılar Girişimi’ne yönelik düşmanca salvolarına ne yazık ki
işaret fişeği oldu. Asıl hatasının böyle
bir şeye yol açmak olduğunu umarım gecikmeksizin anlayacaktır. (Ahmet Kaya
şarkısını yuhaladığı iddia edilen topluluk, acaba neden daha sonra Bilgesu
Erenus'un söylediği Kürtçe şarkıyı alkışlarla karşıladı? Bir şey söylediğimizde,, bir suçlama
yaptığımızda, sonuçlarını düşünmek aydın
ve insan olma sorumluluğumuzun başında gelmelidir.Tabii önyargılı ve kasıtlı
değilsek..)
***
Levent Kırca
olayı tam bir talihsizlik, kötü rastlantılar zinciri oldu. Sanatçılar
Girişiminin öncülerinden bu değerli sanatçımız, bilemeyeceğim bir nedenle akıştaki sırayı beklemeksizin ve anons edilmeksizin sahneye fırladığında, sırf Büyük Buluşma’yı selamlamak için İzmir-Ankara
rotasını İstanbul üzerinden değiştiren sayın
Kılıçdaroğlu da Ankara uçağına yetişmek için ayrılma öncesinde ricamız üzerine
birkaç söz söylemek için sahneye çıkıyordu. Bu beklenmedik ve
öngörülmedik karşılaşma nedeniyle kulise
dönmek zorunda kalan değerli
sanatçımızın bu nedenle bir an şaşkınlık
yaşaması ve kırgınlık duyması anlaşılır
bir şeydir. Ama keşke ölçü kaçmasaydı
***
Büyük
Buluşma, hiç abartısız büyük bir buluşmadır ve daha büyükleriyle devam
edecek...
Dostlarımızın
uyarı ve önerilerine elbette kulak vererek…
“Taraf”taki,
“Dört Bir Taraf”taki bazı ihbarcı kalem
ve ağızları ve “Eskiden Türk Silahlı
Kuvvetleri vardı, şimdi Türk Sanatçı Kuvvetleri ” gibi akılarınca sözcük oyunu
yapan erken emekli solcu müsveddelerini kendi
karanlıklarıyla baş başa bırakıyorum.
Büyük
Buluşma’ya ilişkin olarak asıl kendileri için “utanç” verici bir haber yapan
“Evrensel” gibi bir gazete ise, umarım Sanatçılar Girişimi’nden özür dileme
fırsatı bulacaktır.
Ataol Behramoğlu/291212
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.